BEN O GÜN NİĞDE VALİSİYDİM

Aksaray’ın Niğde’nin ilçesi olduğu günler. Olay eski bir zamanda Aksaray’ın İncesu köyünde yaşanır. Mevsimlerden Sonbahar, aylardan Ekim ayı, Anadolu’nun kırsal kesiminde yaşayan birçok insanımız gibi İncesu’lu Cumali’de geçimini çiftçilikle sağlar.

Tarlasına buğday eker samanıyla ineğini besler, taneleriyle un yapıp çocuklarının ekmeğini çıkarır ‘’sadık yari’’ kara topraktan. Cumali tarlayı eksin ki, evinde ekmeği, sütü, yoğurdu olsun fazlasını pazarda satıp çayını şekerini alsın. Dost var, düşman var Karakış’ın ayazında ele güne muhtaç olmak var işin ucunda.

O gün sabah gün doğmadan kalkar Cumali, hanımının hazırladığı yoğurtlu aşlık çorbasını alel acele içer, öğlen yemeğinde yiyeceği azığını heybesine koyar ve öküzlerin çektiği kağnısıyla yola koyulur. Tarlasına varır öküzlerini karasabana koşar, kocaman ve içten gelen bir Bismillah’la yapışır kara saban’ın tutağına, tarlayı sürmeye başlar.

Bir iki sıra gidip geldikten sonra nasıl olursa Niğde’ye vali olmak düşer aklına, bir anda hükümet adamı olur Cumali, hem de en büyüğü, hem tarlayı sürer hem kararlar verir, bir şeyleri değiştirir düzene koyar kendince. Herkes karşısında el pençe divan Cumali’nin, sayın vali’m mal müdürü randevu talep eder, sayın vali’m muhtarlar geldi sizinle görüşmek isterler, sayın vali’m çayınız, sayın vali’m kahveniz.

Cumali o gün bol bol sütlü kahve içer konuklarıyla, çok sevdiği kuş lokumlarından yer. Bu çok hoşuna gider ve kendini iyice kaptırır vali olmak düşüncesine, akşama kadar hayali mutluluğunu yaşar kafasında.

O gün sürebildiği kadar yeri sürer ve tekrar sürüp kapatır üstünü tarlanın ama, sürdüğü yere tohum saçmayı unutur. Gün olur Bahar gelir ekinler yeşerir fakat Cumali’nin tarlasının bir bölümünde ekin bitmez.

Bunu gören İncesu köylüleri Cumali’ye tarlanın burası niye boş ekmedin mi burayı diye sorarlar, Cumali şu cevabı verir; ”sorma gardaş ben o gün Niğde valisiydim..!”.
Hüseyin Sezer

Benzer İçerikler

Huzurevine Bırakılan Yaşlı Bir Kadının Yazdığı Hüzün Dolu Mektup

Huzurevine Bırakılan Yaşlı Bir Kadının Yazdığı Hüzün Dolu Mektup

Bu mektup şimdiki hayatımızın gerçeklerini anlatıyor!!! 82 yaşındayım, 4 çocuk, 11 torun, 2 de büyük torun sahibiyim. Şimdi ise 12 ...

Devamını Oku...

Çocukların Gülüşleri

Çocukların Gülüşleri

Alışveriş merkezinin birinde kasada sıra beklerken iki sıra önümdeki çocuğun parasının aldığı şeye yetmediğini duydum. Kasadaki kız “içlerinden birini seçmek ...

Devamını Oku...

İnsanlık

İnsanlık

İnsanlığın meslekle alakası yok… Adana Yüreğir de Sağlık ocağının hemen karşısında üç ayrı eczaneyiz. 10 yaşlarında bir kız çocuğu var. ...

Devamını Oku...

Canlılar Kaça Ayrılır?

Canlılar Kaça Ayrılır?

“Öğretmen öğrencisine soruyor: – “Çocuğum canlılar kaça ayrılır? – “Dörde ayrılır öğretmenim.” Bana yanlış gibi geldi ama say bakalım diyor ...

Devamını Oku...

Yorum yapın